6 Ekim 2012 Cumartesi

AMOUR (2012) (LIEBE) (LOVE) (AŞK)








Şüphesiz ki 11.Filmekimi’nin en merakla beklenen filmiydi Amour (2012). Sinemanın en önemli yönetmenlerinden Michael Haneke, son filmini Cannes Film Festivali’ne götüreceğini açıkladığında diğer  filmler için umutlar zaten azalmıştı. Ve Altın Palmiye Amour (2012) ile Haneke’nin ellerindeydi.





Yaşamımızın erken dönemlerinde farkına varmak istemediğimiz, düşünmekten ısrarla kaçtığımız ve bize çok uzak sandığımız, kalan günlerin azaldığı o dönem geldiğinde neler yaşayacağız?Nasıl yaşayacağız?Ne halde olacağız? Çoğu insanın söylediği gibi “Hayat çok mu kısa?” yada Amour (2012)’da Anne karakterinin söylediği gibi “Hayat çok uzun ve güzel”mi??

Filme girmeden önce seyircilerine, “Rahatsız ve huzursuz seyirler” dileyen Haneke’nin filminden beklentim belliydi. Filmin ortasına doğru salondan çıkmaya başlayacak çokça seyirci..Beklentilerim salondan çıkanlarla boşa çıkmazken, Haneke, Amour (2012) ile beklentilerimin ötesine geçerek bir başyapıt ortaya çıkarıyordu.







Paris’te, bu güzel şehre özgü bir evde oturan ve 80’lerine gelmiş olan Anne (Emmanuelle Riva) ve Georges (Jean-Louis Trintignant) yaşamlarının son dönemine sakin ve uyumlu bir beraberlikle devam etmektedir.Ta ki yaşamlarının o son dönemecine başlangıç yapacakları sabaha kadar. Anne, George ve kızlarının dahil olduğu bu son zamanlar, bize yaşam gerçeğini olağanüstü bir dille anlatıyor. Emmanuelle Riva ve Jean-Louis Trintignant büyüleyici performanslarıyla, filmden çıktığınızda sizde duvara çarpma etkisi yaratıyor. Filmin çoğunluğunun geçtiği ev gerçeklik duygusunun dokusunu oluşturuyor. Filmin satıraralarında; aşk, aile, evlilik, çocuklar, yaşam, ölüm, vicdan, ötenazi kısacası her şey var diyebilirim. Bir ipucu isterseniz, filmin en önemli mesajı George ile eve giren güvercin arasında geçenlerde gizli diyebilirim.

Haneke, çoğu filminde olduğu gibi bu filminde de müziğin seyircinin duygularını
etkilememesi  için müzik kullanmıyor. Elindeki oyuncularının olağanüstü performansları ve ulaşılması zor yönetmenlik yeteneği ile yeni başyapıtını sinema tarihine geçiyor.




 
 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder