26 Aralık 2011 Pazartesi

We need to talk about Kevin (2011) ( Kevin hakkında konuşmalıyız )











Bazı filmler vardır; yaklaşık 2 saatliğine hoş vakit geçirmenizi sağlar, sizi eğlendirir ve bittikten hemen sonra hayatınızdan çıkıp gider. Ama bazı filmler vardır ki sonrasında hayatınızdan öyle kolayca çıkıp gitmez. Günlerce bazen haftalarca aklınızı, düşüncelerinizi meşgul eder. Filmi bittikten sonra da yaşamaya devam edersiniz.


2003 yılında Lionel Shriver’in yazdığı aynı adlı romanından senaryolaştırılan filmi 7 milyon dolar bütçeyle İskoç yönetmen Lynne Ramsay çekti. 




Sıradışı kurgusu ve başarılı flashbacklere bir de renk kullanımını, (kırmızı) anlattığı öyküye inanılmaz derecede başarıyla bağlamış olan yönetmenin filmini seyrederken beyazperdeye kilitleniyorsunuz. Dişlerinizi sıkıyor gerildikçe geriliyorsunuz.






Bu yıl, filmdeki rolüyle Altın Küre En İyi Kadın oyuncu adayı olan Tilda Swinton o kadar başarılı ki bu yıl ki tüm ödülleri şüphesiz alacaktır. Ayrıca Ezra Miller’ın da cok başarılı olduğunu belirtelim.














Filme gitmeden önce filmin konusu ile ilgili hiçbirşey okumamanızı ve hamile olanların bu filmi izlememesini öneririm.

2011 Londra Film Festivali En İyi Film Ödülü’nü alan film bence 2011 yılının en iyi filmi. Kaçırmayın..

Filmin Puanı: IMDb: 7.8/10,Yahoo movies: B (A-D)











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder